Aksaray’da yıllardır acı ve gözyaşının simgesi haline gelen ve birçok acı hikaye ve binlerce kader mahkumu ile azılı suçlulara ev sahipliği yapmış ve 1950’lerden beri ceza evi olarak hizmet veren alan, artık mahpusluğun gölgesinden yaşam alanına dönüşüyor.
Aksaray’da son yıllarda yapılan ve tadilatı gerçekleştirilen yeşil alan ve millet bahçeleri halkın en önemli sosyal faaliyet alanları haline gelirken Aksaray’da akıbeti belirsiz olan ceza evinin de nihayet akıbeti belli oldu.
Taş duvarların için hiç görmemiş olanlar artık içerideki kirli geçmişi hiçbir zaman göremeyecek olsalar da alan artık şehrin yeni bir sosyal yaşam alanı haline getiriliyor.
Geçmiş yıllarda bir meslek grubuna lojman yapmak için başlatılan girişimler tepkiler üzerine geri çekilmiş ve ceza evinin acilen yıkılması için de sebebi ve faili belli olmayan yangınlar çıkartılmıştı.
Siyasetçilerin bile gözlemlemek için içeri giremediği bu alanı kim ya da kimlerin yaktığı da yine bu ceza evinin taş duvarları gibi tamamen ortadan kaldırılsa da amaç güzel.
Amaç gerçekten güzel de bu alan değişik illerde olduğu gibi bütünüyle ortadan kaldırılmak yerine sadece hücre ve mahkumların kaldıkları alanların olduğu bina yerinde kalamaz mıydı?
Bu alan bölgeye gelen insanların ziyaretine açılıp da, ceza evlerinin TV dizilerindeki gibi olmadığı genç nesillere gösterilemez miydi?
Bu alanın tamamının ortadan kaldırılmaması gerekiyordu ama en azından bölgenin birilerinin şahsi alanı olmayacağı ve Aksaray halkına hizmet verecek olması beni mutlu etti.
Daha yakın zamana kadar lojman yapılacağı konuşulan bir alan üzerindeki dedikodular da en az 75 yıllık tarihe sahip yapıların hafriyatı gibi bölgeden bu sayede kaldırıldı.
İnşallah bu alan ve içerisindeki tesisler doğru şekilde korunur ve kar gözetmeksizin bölge halkı başta olmak üzere tüm Aksaraylılara hizmet eder.
Bu temel atma töreninde bulunanların da artık bu alanları yapmak kadar korumanın da önemli olduğunu ve bu alanlardaki güvenlik endişelerini de bütünüyle ortadan kaldırmak için katı kararlar alarak halkın böyle alanlardaki güvenlik endişelerini tamamen ortadan kaldırmalarını ve son söz olarak “Yapılan hizmetin eksiği olur ama kötüsü olmaz” diyerek, emeği geçenlere teşekkür ediyorum…
Yorum Yazın