
Son günlerde ilimiz genelinde yaşanan asayiş ve trafik olayları konusunda ülkenin en meşhur iki ilinden bir tanesi olma başarısına imza attık.
İl genelinde yaşanan sorunları ortadan kaldırmak adına il ve ilçe merkezlerinde polis diğer alanlarda da jandarma ekipleri kim olduğu belli olmayan, kimlik problemi içerisindeki insanlarla olağanüstü bir mücadele içerisindeler.
Bu yaşanan olayların medyaya yansıması Aksaray için olumsuz olarak nitelendirilse de meslektaşlarımız da beğenilmeseler bile işlerini yapmaya çalışıyorlar.
İl genelinde alkol tüketmelerine rağmen alkolü nasıl içeceklerini bilmeyen ama her şeyden kim olduklarını bile bilmeyen kimlik sorunlu insanların sadece görevlerini yapmaya çalışan kolluk kuvvetlerine verdikleri cevaplar ve yaptıkları karşı koymaların dozu her geçen gün artmaya başladı.
Aksaray’da yapılan asayiş ve genel trafik uygulamalarında en çok duyduğumuz cümleler;
Sen benim kim olduğumu biliyor musun?
Sen bana kimlik soramazsın.
Ben terörist miyim?
Sizinle görüşeceğiz.
Ya da falan siyasetçi veya bürokratı arıyorum gibi cümleler ile polis ekiplerine yapılan mukavemetler artık şiddet boyutuna dönüşmeye başladı.
Son yaşanan olayda kazaya karışan sürücünün yakınları trafik tescil şube müdürü dahil olmak üzere tüm polislere kafa tutma cesaretini kimden nasıl alıyor? Bunu bilmiyorum ama davranışlarına bakıldığı zaman siyasi bir güvence ile bu şekilde davrandıkları açık gibi görünüyor.
Artık bu ilde yaşamanın bir bedeli ile kuralları olduğunu birilerinin idrak etmesi gerekiyor.
Bir yerde bir uygulama varsa ve o uygulamada kolluk kuvvetleri bir belge istiyorsa o belgeleri vermek zorunda değil miyiz?
Siyasetçi olmak,
İş insanı olmak,
Gazeteci olmak,
STK başkanı olmak,
Dayı sahibi olmak,
Veya gücünü adamlığına değil de başka güçlere bağlamak sizlere direnme hakkını vermiyor.
Kim olursa olsun, ne şartta olursa olsun bir kolluk kuvveti bir olay sonrası veya denetim esnasında belge istiyorsa siyasetçi bile olsanız vermek zo-run-da-sı-nız.
Eğer bu denetimler esnasında polis ekiplerine direnenlere arka çıkacak babayiğit varsa da bizler bu olayın teşhiri için bu güne kadar yaptığımız gibi bu günden sonra da elimizden geleni yapacağız.
Elbette zaman, zaman kolluk kuvvetlerinin yaptıklarını veya yapmadıklarını da kaleme alıyoruz ama bu şehirde her bir birey sadece huzur ve güven için çalışan kolluk kuvvetlerinin talimatlarını harfiyen uygulamakla yükümlüdür.
Artık bu ülkede sıklıkla gördüğümüz ve duyduğumuz kimlik problemli insanlara birileri arka çıkmaktan vazgeçmediği sürece bu insanların kimlik arayışları son bulmayacak.
Onlara arka çıktığınızı düşündüğünüz sürece onlar kesinlikle her şeyden önce bu ilde yaşayan bir insan olduklarını idrak edemeyecekler.
Polis ekipleri sizin kara kaşınız ve kara gözünüz için “Kimlik verin, siz kimsiniz” diyerek işini yapmaya çalışıyor.
Gerçekten artık bende dayılarınızı, amcalarınızı, abilerinizi değil de sizlerin kim olduğunu merak etmeye başladım. Sahi, siz kimsiniz…










Yorum Yazın