Aksaray son yıllarda gerçekten çok tuhaf bir şehir haline gelmeye başladı ve sınırları da zorlamaya devam ediyor.
Özellikle 450 bine yaklaşan ve bir şehirde insanların yaptıkları olaylar karşısında sadece gülmekle yetinirken şehrin içine edenlerin nasıl el üstünde tutulduklarına da şahitlik etmenin üzüntüsünü yaşıyorum.
Bu işi bilen yani gerçekten gazetecilik yapanlar haber kaynaklarını, hangi haberlere nasıl ulaşılabileceğini veya bir olayda kişilerin duruma tepki verirken nasıl fotoğraflanacağını ve bu fotoğraf karelerinde nasıl çıkacaklarını okuma kabiliyetine sahipler.
Yıllardır “Bu şehrin içine etmeyin” diyerek en fazla mücadele eden birisi olarak şehrin içine edenlerin nasıl olup da birbirlerini yıkayıp yağladıklarını, en üst düzey şehri idarecisinin makamında ağırlanıp yemeklerle methiyeler düzüldüğünü görmesek de duyduğumuz zaman “Demek yanlış yapan ben ve benim gibi düşünenlermiş” demekten başka hiçbir şeye gücüm yetmiyor.
Allah razı olsun Sayın Vali şehrin basın sorununu doğru tespit edip bir tava hamsi (balık demeyeceğim Karadenizliler kızıyor) ile çözüme kavuşturmuş.
4-5 Kişi ile Aksaray’ın basın sorununu hamsi masasına yatırıp WhatsApp grubu ile de artık onların sorunlarını çözeceğini ve basınla ilgili bilgilendirmeleri buradan yapacağını beyan etmiş.
Yani bu şehirde ajansların para ile haber satmasına “Ben aracı olacağım, haberleri önce sizlere bu gruplardan vereceğim” gibi bir taahhütte bulunmuş ya da “Sizlerin sorunlarını ben çözeceğim bu şehri kötü tanıtmayalım” diyerek görevleri haberleri ajansları aracılığı ile bulundukları illerdeki haber kaynaklarına ve ülke genelindeki haber kaynaklarına satmak olan ajans yetkilileri ile kimsenin güvenip inanmadığı bir iki TV kanalının temsilcisinin gönlünü almış.
Allah razı olsun sayın valimizden sonuç olarak bu şehri kötü tanıtan ülkenin en büyük asayiş şehri haline getiren gazeteleri ve internet sitelerini dışlayarak ilin içine edenlerle arasında mesafe olacağını göstermiş.
Bu ilde doğru, dürüst iş yapmak ve önce şehrini düşünmek elbette önemli ama bu yolun kesinlikle yanlış bir yol olduğunu bu son toplantıyı duyduktan sonra bende yanlış yolda olduğumu anladım artık.
Bizler de artık diğer meslektaşlarımız ile birlikte Sayın Valimizin istediği gibi gazeteciler olacağız inşallah.
Allah Aksaray’ı utandıracak ama bizleri utandırmasın inşallah.
Nerede bir trafik ekibi çevirme yapıyorsa, bu çevirmelere bizlerde salça olarak insanların özellerini Aksaray kamuoyuna ve büyük haber kanallarının WhatsApp ihbar hatlarına yollayarak Aksaray’ımızın tanıtımına büyük katkılar sağlayacağız.
Bu şehirde doğru iş yaparak bir değer göreceğimiz inancımızdan vazgeçerek yanlışlarla bir yerlerde değer göreceğiz.
Bir Aksaraylı gibi davranmak ve yaşamak yerine Aksaray dışından gelip şehrin içine nasıl ederiz projeleri ile hep gündemde olacağız.
Belki o zaman Sayın Valimiz ilin gazetecilerine de bir tava hamsi yaptırıp o kocaman ajans temsilcileri için açtırdığı WhatsApp grubuna ekler de bizler de artık bu ajansların soygunundan kurtuluruz.
Ama bunun için sevgili emniyet birimlerimizin yardımına ihtiyacımız olduğunu ve onlarında bu uygulama noktalarını ve uygulama esnasında çıkan olayları el altından bizlere ulaştırmasını istiyoruz.
Onlara şu sözü veriyorum “Diğer arkadaşlarımız gibi inanın bizler de sizleri haberiniz yokmuş gibi çekip bir yerlere taşırız” Tek yapacağınız bir WhatsApp grubu kurmak değil mi?
Yorum Yazın