Dünkü gazetemizin manşetiydi “Ne Kadar Hazırız?”
Cevabını bu saate kadar veren olmayınca ben vermek istedim.
Hazır değiliz.
Neden hazırlanamıyoruz?
Biz toplum olarak çok yardımsever ama bir o kadar da vurdumduymaz bir yapıya sahibiz.
6 Şubat tarihinde Aksaraylılar olarak yüzlerce kilometre ötemizde olan 2 büyük depremden biraz korktuk, çokça da üzüldük, elimizden gelen yardımı yapmaya çalıştık ama yapımız gereği hayatlarımız normale dönmeye başlayınca, deprem haberleri yerini seçim haberlerine bırakıp medyada ikinci sıraya sonrasında da daha gerilere bırakılınca normalleştik.
Deprem bölgesindeki halk ile o bölgede haftalarca, aylarca çalışan arama kurtarma ekipleri ile onlara destek verenler haricindekiler NORMALLEŞTİ.
Deprem bölgesinde yaşanan sorunlardan, yapılması gereken işlerden herkes kendisine ders çıkartıp aynı felaket ve rezilliklerin yeniden yaşanmaması için çalışmalarını başlatması gerekirken Allah göstermesin ama bir dahaki felakete kadar “Bize bir şey olmaz” söylemlerimizle normale döndük.
6 Şubat ve sonrasında bölgede kalan ve çalışan ekiplerin ve bireylerin her biri bölgedeki sorunları ve yıkımların ne denli ürpertici olduğunu gördü.
Orada yaşayan halkın -25, -30 arasında neler çektiğine şahitlik etti.
Çaresizliği hep beraber oralarda gördüler.
Depremin değil de, binaların öldürdüğünü gördüler.
Ama yüz yılın felaketinin sonrasında 3 ayda NORMALLEŞTİK.
Bu durumda zaten sadece bizlere has bir özellik diye düşünüyorum.
Deprem bölgesindeki yıkılan binaların ve zemin özelliklerinin aslında tüm Türkiye’de örnek alınmasını ve bir deprem bölgesi olan coğrafyamıza uygun konutlar yapılmasını beklerdim.
2000’li Yıllardan önce Aksaray’da yapılan konutların sağlamlık testlerinin yaptırılmasını beklerdim.
Zemin sıvılaşmasının yaşanacağı bölgeler ile ilgili zemin çalışmalarının yapılarak 2000’den sonra yapılan binaların yapım şekillerine göre risklerinin ortaya çıkartılmasını beklerdim.
Konteyner kent yapılması planlanan alanların tespitini ve hazırlıklarının yapılmasını beklerdim.
Deprem eğitimlerinin daha fazla verilmesini ve tatbikatların arttırılmasını beklerdim.
Son olarak da Deprem bölgesinin en başarılı ekiplerinden birisini yöneten ve Elbistan bölgesinde efsane müdür olarak adlandırılan AFAD müdürü Cezmi Türkmen’in Aksaray’ın deprem çalışmalarının tamamlanabilmesi için Aksaray’da ekibinin başında kalmasını beklerdim.
Kısacası bunlar aradan geçen 1 yıla rağmen yapılmadı ve yapılması için bir adım da görmedik.
Sonuç olarak; HAZIR DEĞİLİZ
Yorum Yazın