Aksaray
DOLAR31.9682
EURO35.0861
ALTIN2417.2
Nazmi Çalışkan

Nazmi Çalışkan

Mail: [email protected]

Garip Zabıta Müdürü Mağdur Olmuş

Ülkemiz genelinde resmi kurumlara girmek ilk hedef, o kurumlarda müdür olmak ise insanların ikinci hedefidir ne yazık ki?

Bu birde siyasetin direkt etki (Liyakatin çokta aranmadığı) ettiği yerler olan belediyeler olunca durum çok daha trajikomik bir hale geliyor.

Başkalarının hakkını siyasi baskılar ile alarak bir yerlerde bir müdürlük veren muhteremler kendilerinden çok daha güçlü siyasi bağları olanları görünce adeta isyan ediyor, kul hakkı, adalet, hakkaniyet ve liyakat gibi söylemlerle bir gecede ne yazık ki ulema oluveriyorlar.

Belediyeler, gerek büyükşehir, gerek, diğer şehirler gerekse de ilçe ve belde belediyeleri 5 yılda bir seçimle gelir yaptıkları işlere göre de seçimle geri giderler.  (O Koltuklarda terör başta başka haltlar karıştırmadıkları sürece)

Bu seçilen belediye başkanlarının da kendi kurduğu kadroları ile çalışmak istemesi kadar doğal bir durum da yoktur aslında. Belediye başkanlarını beğenmeyip değiştiren halk hizmet bekliyorsa elbette o göreve gelen belediye başkanı da başarısızlıkta pay sahibi olan kişileri istemesi durumunda değiştirebilmeli. Bu konuda bana göre bir anormallik yok. O müdürlüklerde görev alan müdür de işten atılmamalı ancak verilen görevi de yerine getirmeli.

***

Ancak bu bizim ülkemizde böyle oluyor mu?

Elbette hayır.

Değişen bir belediye başkanı kendi istediği kadroyu kurarken görev değişikliği olan “MÜDÜR” ya hemen mahkemeye koşuyor, ya da bir basın kuruluşunun kapısına.

Haksızlık, adaletsizlik, adam kayırmacılığı gibi pek çok söylemler ile bu müdürlerin hayatları hikaye oluyor. Mahkemelere gidiliyor ve “Annem beni müdür olsun diye doğurdu sayın hakimim” denilerek oralarda ağlanıyor.

Görevden alınanların her birisi de deyim yerindeyse görevlerindeki başarıları ile başında oldukları yerleri adeta geleceğe taşıyorlar, başarıları hikayeleri ise yazılmak için bekliyor.

Yani kısacası bir futbol takımı düşünürsek, sürekli başkanı değiştirelim ama teknik direktör ve kadroya dokunmayalım deniliyor. Başarısızlıkta pay sürekli olarak en üstteki idareciye kesiliyor ve alttaki müdürlere dokunmayın deniliyor.

Belki de onlar doğru düşünüyor ama ben bir gazeteciden önce bir Aksaraylı sade vatandaş olarak öyle düşünmüyorum. Siyasi partilerle idare edilen belediyeler gibi kurumlarda başkanlar çalışacakları idari kadroyu sil baştan değiştirebilmeli. (İşten çıkartmadan) Yoksa geçmişteki süreçle devam edilmesini isteyen halk elbette geçmişteki belediye başkanını seçer ve devam ettirirdi.

***

Şimdi geçtiğimiz gün ilimizdeki yerel bir gazetede yer alan çok mağdur zabıta müdürü haberini okudum ve gerçekten bu müdür için tüm ülkenin harekete geçmesi gerektiği çağrısı yaparken Ortaköy belediyesi Zabıtalarını yöneten müdürün ekibinin ne yaptığını anımsayıverdim bir anda.

Zabıta görevleri kanunla belirlenmiştir ve belediye sınırları içerisindeki alanlarda belediye adında denetim yapma ve düzeni sağlama yetkileri vardır.

Bu zabıtalar en azından bizim yaşadığımız il sınırları içerisinde öyle yapıyor.

Tam yerel seçimler öncesi aday adaylığı belirleme sürecinde Ortaköy’de halka sorular soran belediye başkanlığı seçimleriyle ilgili haber yapmaya çalışan kanal 68 kameramanı ve muhabirinin işini yapmasını engelleyen ve akşama kadar bu basın mensuplarını taciz eden, kameralara konuşanlarla ilgili kayıt alan zabıta kıyafetli değnekçilerin başındaki kişinin bu olduğu ve bu ilçede zabıtaların işleri dışında pek çok uğraşla meşgul oldukları aklıma geliyor.

Sayın değiştirildiği için isyan eden Zabıta müdürüne soruyorum şimdi;

Zabıtaların görev ve yetkileri içerisinde basın mensuplarını takip ve taciz etmek gibi bir yetkisi var mı?

O Gün o rezilliğe imza atan zabıtaları oraya kim göndermişti?

O zabıtalarla ilgili bu güne kadar hiç bir şey yaptınız mı?

Yapmadıysanız sizde bu suça ortak olmadınız mı?

Bu olaydan sonra açılması gereken idari soruşturma ne oldu?

Kısacası sevgili zabıta müdürü yıllarca müdürlük yapmışsınız.

Yaptığınız icraatlar içerisinde sadece basın üzerinde etkiniz ve yetkiniz olmamasına karşılık yapılanları görünce zaten o koltuğun size çok büyük olduğu da ortaya çıkıyor.

Zaten öncede sizin bu görev için yetersiz olduğunuz gerekçesi ile görevden alınmış ve 2 yıllık mahkeme sürecinin ardından zorla yeniden o koltuğa oturmuşunuz.

Yani yeterince yetersiz olduğunuz düşünülen yerde zorla kalmışınız. Artık bırakın yeni başkan kendi ekibi ile çalışırken sizde yeni görevinizi layıkıyla yapınız.

Daha dün ilçeye gelen gazetecileri taciz etme görevini emrinde çalışan memurlara veren kişinin gazeteciler kapısında hak araması ne kadar tuhaf geliyor değil mi?

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar