Burası Aksaray. Türkiye’nin kalbi konumunda olan 1989 yılında il olmuş ve 450 bin nüfusu ile orta büyüklükte kabuğunu kırmaya çalışan bir Anadolu kenti.
Tarihi 10 bin yıl öncesine kadar uzanan, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir Anadolu kenti.
Su olmadan tarım yapılan, Demiryolu olmadan ihracat yapılan, Oteli olmadan turizmde atılım yapılmaya çalışılan, Evliyalar şehri Aksaray.
Verilen sözlerin, yatırım okyanusunda hep mazeret ağına takıldığı ve hizmetten çok mazeretlerin üretildiği şehri süleha Aksaray,
Yani Türkiye’nin Ankara’ya en uzak vilayeti olan Aksaray.
Her zaman bu şehirde yaşamanın bir bedelinin olduğunu ve geleceğe bırakacak daha güzel bir Aksaray için birileri elini taşın altına sokmaya çalışırken birileri de keselerini doldurmanın çabasında.
İnşallah bu şehir için ya savaşacağız, ya da kalemimizi bırakacağız.
***
Bu Evliyalar şehrini küçüklükten beri dinlerken Türkiye’nin en sağlam yeri hatta deprem olmayacak tek yeri olarak anlatırlar bizler de depremi sadece fotoğraflardan veya ekranlardan gördüğümüz kadar bilir ve Aksaray’da yaşadığımız için şanslı olduğumuzu düşünürdük.
Sonrasında 1999 depremleri ile deprem gerçeğini görürken 6 Şubat tarihli depremlerle depremi yaşadık. Bu deprem sonrasında bu ildeki birçok insan bölge için seferber olurken kimileri görevli kimileri de bireysel olarak insanların yardımına koştular.
Annelerimiz, bacılarımız hazırladıkları yardım kolilerine evlerindeki yarım kalan makarnalarına kadar hepsini koyup bölgeye yardım ulaşması için seferber oldular.
Depremin ne olduğunu ben de 6 Şubat tarihinde bölgede gördüm ve yaşanan sorunları gördüm.
O Sorunların nelere sebep olacağını bölgede günlerce yaşadım ve gözlemledim.
Aradan geçen bunca zamanda devletimiz hala bölgede yaraları sarmaya çalışırken devletimizin iki kurumu MTA (Maden Tetkik ve Arama) ile AFAD (Afet ve Acil Durum başkanlığı) Türkiye’nin deprem haritasını güncellemek ve illere tedbirleri almaları için güncellenmiş haritalarını paylaştılar.
Bunu bizler de bazı yayın organları da haber yaparken Aksaray’ın aktif fay hattı üzerinde olduğu da resmi olarak en yetkili kurumlar tarafından açıklandı.
Bu bilimsel veriler kurumların ofislerinde değil bizzat bölgede yapılan bilimsel çalışmalar ile hazırlanıp raporlandı.
Bu rapordan sonra bu ildeki konutların sağlamlıkları konusunda bir çalışma yapılıp dönüşüm hamlesinin hızlanması gerekirken,
Toplanma alanları yeniden tespit edilip bu alanlardaki yaşanacak sorunlar Kahramanmaraş’a bakıp hazırlanması gerekirken,
Konteyner kent olacak alanların tespit edilip bu alanın eksiklikleri giderilmesi gerekirken,
Yardım araçları ile depolama alanlarının belirlenmesi gerekirken,
Biz ne mi yapıyoruz?
Cevap veriyorum; BİLMİYORUM
Bildiğim bir şey var o da, “inşallah bir şey olmaz” cümlesi.
Ne Yazık ki hazırlığımız bundan ibaret.
Burası Aksaray, kim takar burada ilimi de, bilimi de.
Bir inşallah, 2 de Maşallah yeter hepimize…
Yorum Yazın