Aksaray
DOLAR31.9682
EURO35.0861
ALTIN2417.2
Nazmi Çalışkan

Nazmi Çalışkan

Mail: [email protected]

24 Temmuz

Uzun yıllardır basın camiasında yer alan bir Aksaraylıyım.

Yıllardır bu işle uğraşmama rağmen ne basın mensubu olabildim, nede duayen gazeteci. Zaten bu sıfatlar için de bir çabam olmadı hiç.

Nasıl basın mensubu olunur diye baktığımda işimin çok zor olduğunu görüp vazgeçerken duayen olabilmek için de Devlet’e sırtımı dayayıp kamu kurum kuruluşlarından emekli olduktan sonra yıllarca basın camiasında emek verdim diyerek palavralar sıkmanın ana madde olduğunu görüp dayım da olmadığı için en başında Devlet kurumuna giremediğim için de duayenlikte en başında kaybettim.

Yani daha çok örneklenebilir ama yıllardır sadece gazeteci olabildim. Basın da emek verip çalışan çok sayıda meslektaşım da zaten benden farklı bir durumda değil.

Gelelim 24 Temmuz’un önemine;

24 Temmuz 1908 tarihinde sansür memurluğunun kaldırılması ile gazetelerde sansür uygulaması son bulmuş ve sansürsüz yayıncılığa bir asırdan önce geçmişiz.

10 Ocak olarak kutlanan Gazeteciler gününe son yıllarda 24 Temmuz basın bayramı da eklendi. 10 Ocak’ın şatafatı 24 Temmuz’da olmasa da eş dost özelden siyaset ve bürokratlarımız da basın açıklaması olarak günümüzü kutladılar.

24 Temmuz denilince herkes sınırsız özgürlük sorusunu sorarak basının özgür olmadığını dile getiriyor. Birçok meslektaşım bu konuda bana kızabilir ama ben Dünya genelinde “Sınırsız özgürlük” talebine karşı bir bireyim. Her şeyin bir sınırı ve duruş noktasının olması gerekiyor.

Kanunlarla belirlenen bu noktaya da tüm bireyler saygı duymalı.

***

Yapılan bir haberden dolayı, yuva yıkılacaksa ben gazetemde yaptırmam,

Yapılan haberlerden dolayı insanların işleri bozulup iflas noktasına gelecekse gazetemde yaptırmam,

Yapılan haberlerden dolayı, Türkiye Cumhuriyeti Devletim yani kanımın son damlasına kadar korumak üzere yemin ettiğim Devletim sorgulanacaksa, sıkıntıya girecekse yaptırmam,

Yapılan haberden dolayı, doğduğum, yaşadığım, ekmeğini yediğim, ölünce nasip olurda gömüleceğim şehrim Aksaray’ıma sıkıntı yaratacak bir haberi yaptırmam,

Kaza yerinde hayatını kaybetmiş bir kişinin veya kanlar içerisindeki bir yaralının fotoğrafını yayınlatmam,

Toplumda infiale neden olabilecek tarzda ırz, namus haberlerini yaptırmam,

İnsanların özel hayatlarıyla ilgili sebebi ne olursa olsun hiçbir haberi yaptırmam,

Şahsi çıkarlarım veya başkalarının çıkarları uğruna hiçbir haberi yaptırmam,

Kısacası 116 yıl öncesinden kaldırılan sansür memurluğu için sansürsüz habercilik için 24 Temmuz kutlansa da yayın politikam gereği ben bu konuda kısıtlamaya devam ederim.

Çünkü “Sınırsız özgürlükler; İhaneti, sadakatsizliği, aymazlığı, ukalalık ile kibri beraberinde getirirken insan olandan da çok şeyler götürür”

İnsan olmayana da ne diyelim zaten, dilinden anlamıyoruz ki ne desek, ne yazsak boş…

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar