Özkök “Aksaray’da Su Varsa Hayat Var”

Nüfusunun yaklaşık yüzde 80’inin tarım ve hayvancılık ile geçimini sağladığı Aksaray’da su sorunu çığ gibi büyümeye devam ediyor. Özellikle son yıllarda yaşanan yağış sıkıntısı şehrin su fakiri olması eğilimini arttırırken tarımsal üretime de gölge düşürüyor. Tarımsal faaliyetler anlamında yaşanan su sıkıntısının çözümü noktasında planladıkları dış havzalardan su getirme projesinin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini altını çizen ATB Başkanı Hamit Özkök, sulama kuyularının açılmasının hem arazileri hem de çiftçi maliyetlerini olumsuz etkilediği belirtti. Dış havzalardan su getirilmesi noktasında uygulamaya alınması beklenen projenin son durumu hakkında önemli açıklamalarda bulunan Özkök, “Aksaray’da üretimi yapılan ürünlerin aslında hiç toprağımıza yaklaştırılmaması gereken ürünler olduğunu biliyorum. Daha çok su tüketen ürünleri toprağımız ile buluşturmamamız gerekiyor. Fakat bizim üreticimiz kazandığı ürünü eker, kazanmak için çalışma gösterir. Şu anda üreticimizin ürettikleri ürünler para kazandırıyor. Ancak üretim aşamasında 250 metreye varıncaya kadar kuyular açarak yerin altından su çekiyoruz. Bu durum enerji maliyetleri ile birlikte girdi maliyetlerimizi yükseltiyor. Kısa bir süre içerisinde bu su da kalmayacak ve üretimimiz geriye gitmeye başlayacak. Biz bu durumu daha önceden görmüştük ve 2013 yılında tarım platformumuz ile birlikte dış havzalardan su getirme projesini başlattık. Dönemin yetkililerine bu sorunları ve projeleri ilettik. Çünkü Aksaray’da tarımsal anlamda su varsa hayat var.” ifadelerini kullandı.

“Bu Su Ya Gelecek Ya Gelecek”

Ülke genelinde yapılan örnek projeler üzerinden yetkililere çağrıda bulunan Özkök, tarımsal sürdürülebilirliğin sağlanması adına su sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğine dikkat çekti. Su projesinin hayata geçirilmesinin şehre değer kazandıracağını kaydeden Özkök açıklamasının devamında, “Bizim suyumuzu Kızılırmak’tan, Mavi Tünel’den, Manavgat Çayından, Karadeniz’den boşa akan suların Aksaray’a getirilmesi gerekiyor. Maliyetler bahane edilerek suyun getirilme projesinin ötelenmemesi gerekiyor. 250 metre denizin altından suyu Kıbrıs’a götüren bu devlet, Melen’den İstanbul’a suyu götüren bu devlet, denizin altından Marmaray’ı yapan bu devlettir. Çılgın projelerle ünlü olan bu devletin 96 kilometrelik bir hattan suyu getirmeme gibi bir şansı yok. Siyasi yetkililerimiz ile bu konu hakkında sık sık istişarelerde bulunarak çözüm yolları arıyoruz. Ömrüm olduğu sürece bu suyun peşini bırakmayacağım. Çünkü bu zenginliklerin burada sürdürülebilmesi için, tarımsal varlığımızın devam edebilmesi için dış havzalardan suyun kısa sürede getirilmesi gerekiyor. Aksaray’a su ya gelecek ya gelecek başka çaresi yok. Özellikle çöl bölgesi olarak tabir edilen Eskil bölgesinin su projesinin hayat geçmesi ile birlikte zenginliği artacaktır. Üreticilerimizin de maddi ve manevi anlamda rahatlama sağlayacağı su projesi ile ilgili elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Bu noktada projemize sahip çıkan, sahip çıkmak isteyen siyasetçilere, bürokratlara, sektör paydaşlarıma ve özellikle çiftçilere seslenmek istiyorum. Biz üretimden çıkmayalım üretime devam edelim. Esas olan umudumuzdur. Bu suyu akıtmanın peşinde olacağız.” Şeklinde konuştu. (Haber: E. BUDAK)