Çiftçiler “Dökme Suyla Bir Yere Kadar”

Nüfusunun büyük bölümünün tarım ve hayvancılık ile geçimini sağladığı Aksaray’da son yıllarda yem fiyatlarına peş peşe yapılan zamlar süt ve et üreticilerinin belini iyice büktü. Mera sıkıntısı nedeniyle mandıralarda hayvancılık yapmak zorunda olan çiftçiler yem firmalarına hiçbir yaptırım ve denetimin olmamasının hayvancılığı yok etmeye devam ettiğini belirtirken yıllardır özlemle beklenilen tarımsal sulama projesiyle ilgili hiçbir somut adım atılamamasının ve sulamanın yer altı kaynaklarından elektrik veya mazot ile çıkartılıyor olmasının da maliyetleri ikiye katladığını belirterek adeta dökme suyla değirmen döndürmeye çalışıyoruz dediler.

Tarım ve hayvancılık kenti Aksaray’da yem fiyatlarına yapılan zamların durmak bilmemesi üzerine mandıraların geçen senelere göre boşalmaya başladığını belirten çiftçiler yaptıkları açıklamalarda; “Aksaray son yıllarda özellikle süt hayvancılığına verilen desteklemeler ve bölgemize yapılan süt fabrikaları nedeniyle tam bir hayvancılık kenti oldu. Büyükbaş hayvan sayısı olarak Türkiye’de önemli bir noktaya gelirken ürettiği süt miktarı ile de önemli bir merkez oldu. Ancak son 2-3 yıldır işler aksamaya başladı. Öncelikle süt firmalarının alımda uyguladığı fiyat, vade ve diğer dayatmalar bizleri zaman zaman zora soksa da bu sorunlar bir süre sonra çözülebildi. Bununla beraber mera sıkıntıları nedeniyle mandırada yapılan hayvancılığın en büyük giderlerinin başında yer alan yem fiyatlarına son 2 yıldır peş peşe yapılan zamlar bizleri tamamen perişan etti. Bu sene başında ulusal süt konseyi denilen konseyinin süt fiyatlarını açıklamasının ardından yem fiyatları aynı oranlarda arttırılarak çiftçinin cebine zam farkları yansımadan yem firmalarının ceplerine akmaya başladı. Son olarak Mart ayı ile birlikte yeniden yem fiyatlarının arttırılmaya başlaması bizleri batırma noktasına getirdi. Süt fiyatlarına yapılan 10 kuruşluk artışın hemen ardından yem fiyatlarına en az o miktarda zam yapılıyor. Artık süt fiyatlarının arttırılması bile bizlere daha büyük zarar vermeye başladı. Devletimizin yem konusunda ithalat kartını neden açmadığını ve bunlara göz yumulduğunu anlamıyoruz. Bizlere verilen en büyük destek yem desteği olacaktır. Artan fiyatlar ile zararın her geçen gün arttığı hayvancılık sektöründe artık yorulduk. Ellerindeki hayvanları satmaya başlayan çiftçiler artık hayvancılık yapmak istemiyor. Mandıralar boşalmaya başladı. İyimser bir tablo çizen TÜİK’in son raporunda bile süt üretimindeki azalma görülüyor. Bununla beraber yıllardır Türkiye’nin kalbine tarımsal suyun getirilememesi ve Aksaraylı çiftçilerin üretimde kullandıkları suyu elektrik ve mazot gibi yüksek maliyetler ile yapması da belimizi büken başka bir konu oldu. Sultanhanı’na Çinlilerin getirdiği suyu Konya ovası için getiremediler. Kısacası kazandığımızdan fazlasını yem, elektrik, mazot ve gübre giderleri olarak ödüyor ve ayakta kalmaya çalışıyoruz. Allah sonumuzu hayır etsin. Dökme suyla değirmen dönmez” dediler. (Haber:S.O)