Umut Veren Veriler Raflara Yansımıyor

Ekonomik kriz ve buna bağlı olarak fırsatçılığın da etkisi ile artan fiyatlar karşısında çıkmaza giren dar ve orta gelir grubundaki vatandaşlar “Düşen enflasyona rağmen marketlerde zamlar durmuyor” diyerek yaptıkları açıklamalarda; Ekonomi konusunda artık içerisinden çıkılmaz bir hale geldik. Bırakın lüks tüketimi ev kiralarını bile ödeyemeyecek duruma doğru gidiyoruz. Bu krizin faturasını en fazla dar ve orta gelir grubundakiler ödüyor.

Zenginlerin malları satılmasa da yerlerinde duruyor. Asgari ücret seviyesine kadar çıkartılan kiralar ile nasıl ev geçindirelim. Son dönemde iyimser verilerle ilgili haberleri görüyoruz. Bunlar sabaha kadar bize umut oluyor ama marketlere gittiğimizde hala zamlar devam ediyor. Bu konuda yapılan denetimlerin de artık sadece göstermelik olduğunu düşünmeye başladık. Ülkede işçi maaşları artmadı, tarım ürünlerinin fiyatları geçen seneye bakıldığında aynı, akaryakıt fiyatları son 5-6 aydır bir ileri, bir geri yerinde sayıyor, vergi oranları aylar öncesinde artırıldı ama hala gıda ürünlerinde bahane bile üretmeden zamlar devam ediyor. Süt fiyatları aylardır değişmemesine rağmen süt ürünlerindeki artışın nedenini bir tane ekonomist bizlere anlatsın.

Çiftçiyi dinliyoruz, şikâyetçi, işçiyi dinliyoruz şikâyetçi, memurlar zaten hepsinden daha çok şikâyetçi. Bunlar şikâyet ederken yılda 2 defa zam isteyen ev sahipleri de, marketlerinde haftalık zam yapan marketçiler de, Pazar yerlerinde satış yapan esnaflar da şikâyetçi. Biz bu sürecin içerisinden nasıl çıkacağımızı bilmiyoruz. Veriler iyiye gidiyorsa raflardaki ürün fiyatları neden yükseliyor. Bunlar fırsatçılık yapıp haksız kazanç elde ediyorlarsa denetleyecek kişiler ne iş yapıyor?” dediler.

“Kimse Tarım Ürünlerini ve Çiftçiyi Bahane Etmesin”

Yaşanan süreç konusunda artan gıda fiyatlarının sürekli bahane konusu edildiğini belirten çiftçiler ise yaptıkları açıklamalarda; “Bir tane fabrika veya market sahibi çıkıp “Tarım ürünleri geçen seneden pahalı” diyebilir mi?

Süt para etmiyor, zam taleplerimiz de karşılık bulmuyor, Arpa ve Buğdayın durumu ortada, Sebze, meyve artık pazarlardaki küçük tezgâhlarda sergi malzemesi oldu. Geçen sene 50 liraya satılan Ayçiçek bu sene 25 liraya alıcı bulmuyor. Ama tezgâhlara baktığımızda zamlar devam ediyor. Geçen sene 50 liraya alınan ayçiçeği 25 liraya alan kuru yemişçi neden fiyatını 100 liradan 50 liraya düşürmüyor? Neden peynirin fiyatı zamlanıyor da sabit kalmıyor?

Bizim ürünlerimiz para etmezken “Tarım ürünlerinde fiyatlar arttı” diyerek sürekli zam yapılıyor. Bunu denetlesinler ve bize de bu millete de anlatsınlar. Halk gibi çiftçilerin de artık gücü kalmadı. Kimse sorsak kredi kartlarına borçlu, hangi çiftçiye sorsak petrollere ve tarım ürünleri satan yerlere borçlu olduğu gibi hepsinin de kredi borçları kontrolden çıkmış durumda” dediler. (Haber: E.BUDAK)