Her Yanımız Yaz Bahçesi Oldu

Sınırlarında bulundurduğu arazilerinin büyük bölümü tarımsal üretim için kullanılan ve 2000’li yıllardan sonra sanayileşme yönünde de emin adımlarla ilerleyen Aksaray’da son dönemde tarımda artan maliyetler ve aşılamayan sorunlar çiftçileri şehir merkezlerine yöneltti.

Devlet politikası olan “Köyümde yaşamak için sebebim var” projesi için önemli destekleme ve hibe programları ile köylerin ve tarım arazilerinin korunması için çalışmalar aralıksız devam ederken Aksaray’da başta su sorunu olmak üzere köy arazilerinin zenginler için alternatif yaşam alanlarına dönüştürülmesi ile tarım arazileri de tek tek parsellenerek villa veya yaz bahçesi yapımı için satılıyor. Şu ana kadar Aksaray’ın Sağlık, Yeşilova, Topakkaya, Yenikent kasabaları ile Akhisar, Karaören, Kargın, Doğantarla, Baymış, Yapılcan gibi köylerindeki tarım arazileri çiftçiler tarafından ev yeri olarak satılmaya devam ediyor. Bu bölgelerde köy ve kasaba merkezleri yakınlarında arazi sıkıntısının başlamasıyla kırsal alanlardaki tarım arazileri de köylüler tarafından satılmaya başlandı.

Buralara yapılan evler ve eklentileri için herhangi bir kamu kurum ve kuruluşundan izin alınıp alınmadığı konusunda bir bilgi edinilemezken birçok kişinin “ilerleyen dönemlerde nasıl olsa bir af daha çıkar” beklentisi ile yapılarını inşa ettikleri iddialar arasında.

Bölgelerde yaşayan ve köylerinde üretmek için çalışmalarını sürdüren çiftçiler ise tarım arazilerinin korunması gerektiğini belirterek yaptıkları açıklamalarda; “Ne yazık ki son 10 yıl içerisinde özellikle de Pandemi ve sonrasında köy ve kasabalar tam anlamıyla mesire alanlarına döndü. Köyde küçük büyük tarlası olan ve köylerden taşınmak isteyenler bu tarlaları kendi başlarına bölerek sattılar. Buradan aldıkları paralarla da şehre yerleştiler. Tarım son yıllarda verilen emeğin karşılığını vermeyince herkesin gözü OSB’deki fabrikalara çevrildi. Sigortası var, aybaşında maaşı var, ahır görme yok, her türlü sosyal alan var. Hal böyle olunca özellikle de bayanlarımız köylerde yaşamak istemiyor. Bu tarım arazileri de çok hızlı bir şekilde Aksaray’dan gelenlerin mekanı haline geliyor.

Buralarda ev yaptıranların çoğu köy ve köylünün geleneklerine saygı gösterirken bazıları da köy yaşamına uygun olmayacak hal ve hareketler sergiliyorlar. Bu durum ilerleyen günlerde büyük sorunlar yaşanmasına neden olacak. Bizlerden sonraki neslin de gözü Aksaray’da veya başka şehirlerde. Onlarda bizlerden sonra bu arazileri satacaklar. Alıcısı olan mal her zaman satılır. Onlarda zorluğu sevmiyorlar.

Burada tarım arazilerinin korunması gerekiyor ama ne yazık ki bu denetimler yok. Bu köy yerlerindeki tarlalar nasıl 300-500 metre parsellenebildi ve satılabiliyor. Bizler bu sayılan alanların bazılarına mandıra bile yapamıyoruz. Ama isteyen hemen 3 ay içerisinde evini yerleştirerek elektrik ve suyunu da alıyor. Yani Devlet köyleri doldurmayı düşünürken burada birileri de köyleri mesire alanı yapmaya çalışıyorlar” dediler. (Haber: E.BUDAK)