Bülbül “Kararı Tanımıyoruz”
GÜNDEMAksaray’da İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına tepki gösteren kadın platformları 15 Temmuz Milli İrade Meydanı’nda ortak basın açıklaması yaptı.
Basın açıklamasına CHP Kadın Kolları, İYİ Parti Kadın Kolları, Eğitim-İş Sendikası kadın temsilcileri, Eğitim-Sen kadın temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Düzenlenen programda konuşan CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcı ve Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Cansu Bülbül İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına tepki göstererek çekilme kararını tanımayacaklarını belirtti.
CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcı ve Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Cansu Bülbül yaptığı ortak basın açıklamasında; “Eğitim-İş Sendikası kadınları, Eğitim-Sen kadınları, İYİ Parti Kadınları ve CHP Kadın Kolları ve ülkemizdeki tüm kadınların hakları adına sizleri saygı ile selamlıyorum. Cumhurbaşkanı’nın hukuka aykırı bir şekilde, meclisi yok sayarak İstanbul Sözleşmesi’ni fes etme kararına karşın Aksaray Kadın Platformu olarak bu açıklamayı yapıyoruz. Ülke adına karanlık bir güne uyandık. Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi, bir gecede tek adam hükümeti tarafından feshedildi! Bu kararla, koruma ve uzaklaştırma kararlarına rağmen en güvenli yer olan evlerinde hatta sokak ortasında katledilen binlerce kadın; bir kez daha öldürülmüştür. 42 milyon kadının hakkı elinden alınmıştır.Recep Tayyip Erdoğan tarafını bir kez daha belli ederek; kadınların yaşam hakkına sahip çıkan İstanbul Sözleşmesi’ne destek çıkacağına, zalimlerin yanında saf tutmuştur.
Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi, kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi için devlete sorumluluk yüklemektedir. Psikolojik şiddet, ısrarlı takip, fiziksel şiddet, zorla evlendirme, cinsel ve ekonomik şiddet de dahil olmak üzere kadınları her türlü şiddetten koruyan en kapsamlı sözleşmedir. Şimdi AKP hükümetine soruyoruz: “Bu sözleşmenin neyinden rahatsız oldunuz?”
Kadını yok sayan düzenden doğan kadına yönelik şiddetin ateşini harlamak, şahsım hükümetinin haddi değildir. Kadına karşı vahşet ve aile içi şiddet vakalarında yaşanacak artışın vebali, İstanbul Sözleşmesi’ni feshedenlerin boynundadır.20 Temmuz sivil darbesinin failleri durmuyor, haksız, hukuksuz ve adaletsiz uygulamalarına devam ediyor. 20 Mart Cumartesi gecesi TBMM’ye bir darbe daha yapıldı ve kadınların uzun mücadeleler sonucunda elde ettiği kazanımlar heba edildi, evrensel değerlerden uzaklaşıldı.Meclis’te oy birliğiyle kabul edilmiş olan İstanbul Sözleşmesi, milletin iradesi yok sayılarak feshedilemez. İnsan hakları, temel hak ve özgürlükler alanındaki sözleşmeler TBMM kararıyla; yani kanunla alınır. Bu karar açıkça Anayasamızı da yok saymaktır. Kadın cinayetleri politiktir. Biz, Erdoğan’ın TBMM’yi ve hukuku yok sayarak aldığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını tanımıyoruz, tanımayacağız.Biz kadınlar korkmuyoruz, sinmiyoruz, zalimlere itaat etmiyoruz, geri durmuyoruz. Onlar korku yaymaya çalıştıkça, bizim örgütlü gücümüz her geçen gün büyüyor. Onlar dallarımızı kırmaya çalıştıkça, bizim köklerimiz güçleniyor. Başta TBMM olmak üzere platformda bu sözleşmenin gereklerinin yapılmasını sağlamak için kadın hareketiyle birlikte mücadelemize devam edeceğiz. Bundan sonra bulunduğumuz her alan; sokaklar, mahalleler, meydanlar dahil bizim mücadele alanımızdır. Vicdan sahibi her erkeğin annesi, eşi, kardeşi, arkadaşı olan ve yaşamın eşit ortağı olan kadınlarla beraber olacağını biliyoruz. Biz, hep birlikte bu zulme dur diyeceğiz. Türkiye’ye aydınlık günleri biz kadınlar getireceğiz.” İfadelerini kullandı. (Haber/Foto: S.O)
İlginizi Çekebilir