© Aksaray 68 Haber 2021

AFAD ve MTA Raporuna Göre Diri Fay Hattı Üzerindeyiz

AFAD Başkanlığı ile Maden Tetkik ve Arama (MTA) genel müdürlüğünün hazırladığı diri fay hattı raporuna göre Aksaray diri fay hattı üzerinde yer alırken yeni veriler “Aksaray’ın deprem bölgesi olmadığı” iddialarını çürüttü.

AFAD başkanlığı ile Maden Tetkik ve Arama genel müdürlüğü oluşturduğu deprem risk haritasında Aksaray fay hattı üzerinde olan 22 il arasında yer aldı. Aksaray ile birlikte Kayseri’deki fay hattının oluşturabileceği deprem riskinin de çevre illerde tahribata neden olabileceği değerlendirilirken 6 Şubat tarihli depremler sonrasında Aksaray’ın deprem hazırlıkları konusunda neler yapıldığı gizemini koruyor.

Aksaray belediyesi ve TOKİ tarafından kent merkezinde başlayan kentsel dönüşüm çalışması dışında bireysel olarak yapılan dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini ifade eden yetkililer ise “6 Şubat depremlerini çabuk unuttuk” diyerek yaptıkları açıklamalarda; “6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ile Elbistan ilçelerinde meydana gelen depremler sonrası toplamda 11 ilde yaşanan yıkımın ardından bölgede inşa çalışmaları hala devam ederken aradan geçen bir buçuk yılda ülke genelinde deprem gerçeği unutulmaya yüz tuttu.

Yıllardır Aksaray’ın deprem bölgesi olmadığı söylentileri ise AFAD başkanlığı MTA’nın güncellediği deprem risk haritası boşa çıkmış oldu. Tuz gölü ile Hasandağı arasında bulunan fay hattının diri olduğu son deprem haritasında açıklanırken Aksaray Türkiye’deki 22 diri fay hattı üzerinde bulunan il arasında yer aldı.

Son açıklanan harita ile Aksaray’daki deprem yönetmeliği öncesi yapılan yapıların risk oluşturma olasılığı konusunda acil eylem planlarının alınıp devlet destekli dönüşümlere hız verilmesi gerektiğini belirten yetkililer ise açıklamalarında; “Aksaray yıllardır hiçbir bilimsel veriye dayanılmadan deprem bölgesi değil denilerek çarpık bir şekilde yapılaştı. 1999 Depremi sonrasındaki deprem yönetmeliğinin değişmesi ile sonraki binalar bir nebze olsun yönetmeliğe uygun yapılsa da ne yazık ki 1999 öncesi yapılan binaların çok büyük bir bölümünün durumu belirsizliğini koruyor. Depremler sonrasında kısa süreli de olsa halkımız bunu sorguluyor ancak bir süre sonra unutulup gidiyor. Deprem zamanı ile ilgili bilgi vermek imkânsız ama bu bölgenin fay hattı üzerinde olduğu ortada. Depremler öncesindeki alınacak tedbirler ve yapılacak sağlam binalar ile bu risk en aza indirilir. Şehirdeki birçok binada incelemeler yapılmalı ve sağlam olmayanlar AFAD ile MTA’nın raporlarındaki deprem şiddetine sağlam değilse dönüşüm için halk teşvik edilmeli. Bu kadar büyük bir alanda deprem bölgesinde inşaatlar devam ederken devlet dönüşümü mümkün olmasa da vatandaşlara ve müteahhitlere verilecek teşvikler ile bu sorun ortadan kaldırılırken bu bölgedeki inşaat sektörü de bu kriz ortamında hareket ettirilmiş olur. Şu anda ilimizde AFAD başta olmak üzere ilgili kurumlar bu çalışmalara ve risk haritalarını gözden geçirmeye başlamalılar. Her şeyi bir kenara bırakırsak 6 Şubat günü depremin yaşandığı ilin dışındaki yıkımı da gördük. Aksaray’a yakın bir bölgede oluşacak deprem de bölge için risk oluşturuyor. Hazırlıklar konusunda Aksaray’ın da çevresindeki illerinde kaybedecek zamanı yok. Her felaketten sonra gerekli dersleri çıkarttık sözünü duymak istemiyoruz” dediler. (Haber: Elif BUDAK)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER