Son dönemde ülke genelinde “Yasadışı bahis” tartışmaları aldı başını gitti. Bahis yani diğer bir adıyla kumar. Bu illet dinimizce haram olmasına rağmen ne yazık ki bunu bile yasal ve yasadışı olarak ayırabildik.
Kumarınızı resmi olarak izin alınan sitelerden, büfelerden oynarsanız yasal.
Bu kumarı oynatma yetkisini almamışsanız yasadışı ve tanıtımına bile katkınız olsun hapis cezası veya soruşturmalar ile karşı karşıya kalırsınız.
Ülkemizde yıllardan beri yasak olan kumarhaneler nedeniyle insanlarımız başta Kıbrıs olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerini mesken tutarken kaldırım altı kumarhaneler ile il emniyet müdürlükleri ile jandarma komutanlıklarının mücadeleleri de devam ediyor.
Yuvalar yıkan, insanları bitiren bu illetin yasal ve yasadışı olarak ayrışması bana biraz garip geldi.
Bu yasaklar dinen ve ahlaken uygulanıyorsa yasal olmasının mümkün olmaması gerekiyor.
Bunlar değerler ruhsatlandırılmasında etkili olmuyorsa o zaman diğerleri neden yasadışı oluyor.
“Yasadışı olarak tabir edilen bahis ve kumar sitelerinin reklamlarını bir şekilde yapanlar gözaltına alınarak denetimli serbestlik ile evlerinde haklarında verilecek kararları beklerken bu ülkede spor kulübü formasında ve stadında bu “Yasadışı” kumar şirketlerinin reklamlarını milyonlarca Euro bedel karşılığında milyonlarca insana aleni gösterince hiçbir şey olmuyor.
Yani siz “Yasadışı” bahis şirketleri ile bir şekilde ilişkilendirirseniz kanunun kestiği parmak acımıyor.
Ancak bu “Yasadışı” bahis şirketlerini sizden fazla tanıtan, bunun için para alanlar güçlü ise “Bilmiyorduk” diyerek tüm soruşturmalardan ve cezalardan anında kurtuluyorlar.
Kısacası sizler işleyeceğiniz suçların hukuken karşılığını bilmelisiniz.
Sizler birey olarak yasaları öğrenmelisiniz.
Sizlerin “Bilmiyorduk” deme hakkınız yok.
Bu hak ne yazık ki gücü olanlar için gerekli.
Siz, siz olun, sakın ha sakın kumarınızı “Yasadışı” bahis sitelerinden oynamayın, hem haram, hem de bedelini ağır ödersiniz.
Bu iş için yetki almış ruhsatlı bahis sitelerinde öbür tarafı bilmiyorum ama bu dünyada bir bedel ödemezsiniz.
Kısaca özetlersek; Bir ülkede, Bir ilde, Bir ilçede, Bir beldede, Bir köyde, Bir evin içerisindeki ailede bir şey ya yasaktır, ya da serbest, dinimizde bir şey ya haramdır, ya da değil. Bunun için hiçbir insana veya kuruluşa ayrıcalık verilemez. Aynı suçun 10 kat etkisi fazla olanını işlemiş olan kurumlara bu cezaları verilmez ve görmezden gelinirse aşağıdakine verilecek cezanın da adaleti tartışılır hale gelir.
Bir spor kulübüne “Yasadışı” bahis reklamlarından dolayı ceza verilememesinin gerekçelerini ve aynı suçtan dolayı ceza alanların arasındaki farkı başkaları merak etmese de 86 milyonluk Türkiye Cumhuriyetinde ben merak ediyorum.
Sizler yine de oynamayı düşündüğünüz kumar için “Yasadışı” veya “Yasal” ayrımı yapmaya kalkmayın. Dinen ve ahlaken her ikisi arasında bir fark yok, yani her ikisi de “Haram”…
Yorum Yazın