2002 Yılında kalkınma hamlesi kapsamında geliri ülke ortalamasından aşağı olan iller kalkınmada öncelikli iller listesine alınmış ve o bölgelerle ilgili yatırım amaçlı çok fazla teşvik hamleleri ile organize sanayi bölgeleri güçlendirilmeye ve bu sayede de istihdam artırılmaya çalışılmıştı.
Hükümetin bu hamlesi sonucunda kalkınmada öncelikli iller arasında yer alan Aksaray’da OSB’ye deyim yerindeyse yatırım seferberliği başlamıştı.
İşçi sigorta primlerinden arsa tashihleri ve kredilere kadar birçok avantajın bulunduğu Aksaray’a Aksaray dışından pek çok yatırımcı akın ederken bu yatırımcılar amaçlarının yalnızca Aksaray’ın avantajı olduğunu söyleyerek yatırım yaparken birileri de yıllardır umursamadıkları memleketlerine gelirken “Teşvik değil, memleket için geliyoruz” diyerek açıklamalar yapıyorlardı.
Onlar Aksaray ile gurur duymasalar da ne yazık ki onları Aksaray sevdalısı sanan ve Türkiye’nin en kolay kandırılan insanları arasında yer alan hemşerilerimiz de Onlarla gurur duyuyor ve “Helal olsun bu insanlar Aksaraylıymış, Aksaray’a yatırım yapıyorlar, Aksaray’ın gençleri için çaba gösteriyorlar” demişlerdi.
Aradan geçen senelerde en ufak bir teşvik şansını bile es geçmeyen bu tekstil firmamız iş başı eğitimleri sayesinde ildeki binlerce kişiyi bedavadan çalıştırarak servetini katlarken hep Aksaray sevdasından dem vururken Aksaray’da OSB dışında hiçbir yatırım yapmazken Aksaray ile ilgili spor faaliyeti gösteren kulüplerin sponsorluklarında da Aksaraylı olmayan firmalar kadar bile destek olmadı.
Her çıkan teşvikte ilk sıralarda yer alan bu Aksaraylı lığı ile gurur duyduğumuz bu holdingimiz ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik şartlar bozulunca ve Aksaray’ın gelir düzeyi ile bir yerlere gelmesi ile teşviklerde öncelikli iller arasında yer almaması üzerine tam bir Aksaraylı gibi yıllardır üretim yaptığı fabrikasının kapılarına kilit vurarak teşvik şartları daha iyi olan Mısır’da kendisine yer buldu.
Ne diyelim bir Aksaraylı olarak bu firmadan da bu beklenirdi. Yıllardır kendisi için gece gündüz demeden emek veren yüzlerce işçinin ne olacağı elbette bu firmanın teşvikler kadar umurunda olmayacaktı.
Giderayak fabrikanın taşınmaması ve daha avantajlı teşvikler olduğunda veya Mısır’da aradığını bulamazsa yeniden Aksaray fabrikasını üretime geçireceği dedikoduları da Aksaraylı olmayıp Aksaray’a yatırım yapan ve bu firma kadar teşviklerden faydalanamamasına rağmen üretim yapan firmaların kıymetini çok daha iyi anlamamız gerektiğini ortaya koydu.
Yıllardır bu bölge dışında Aksaray’ın adını bile anmayan bu fabrika sahiplerinin Aksaray’a geldiklerinde memleket sevdalarından dem vurmaları ve memlekete teşviklerle çalıştırdıkları fabrika dışında bir katkıları olmayan insanların istihdama en çok gerek duyulan dönemde yüzlerce kişiyi işsiz bırakmamaları ve hiçbir zaman unutulmamalı.
Aksaray’a yatırım yapan firmaların da benzeri yolları izlememesi ve Mısır’daki teşvikleri Aksaray’ın öz evlatları gibi kullanmak için bir gecede fabrikalarına kilit vurarak yüzlerce insanın işsiz kalmaması için de artık sürekli
Geldi,
Gelecek,
Geliyor,
Gelecekti,
Yeniden değerlendiriliyor,
Yakında gelir,
İnanın gelecek, denilen ama bir türlü gelmeyen ve Aksaray kastedilerek yıllar önce kaleme alınan kara tren türküsündeki trenin Aksaray’a geliş takviminin “En kısa sürede” zaman dilimi dışındaki somut ve belirli bir zaman dilimi ile açıklanması ve artık Aksaray’ı en ihtiyaç duyulduğu zamanda terk eden benzeri firmalara da artık öncelik verilmemesi gerekiyor.
O firmalara da tavsiyem şudur; Artık buraya fabrika temeli atarken “Memlekete yatırım” yerine “Teşvik için buraya geldik” diyerek bu memleketin insanlarını kandırmamalarıdır…
Yorum Yazın