19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla, yani ülkenin geleceği gençlerimiz için adanmış bu haftada gençleri sadece dinlemek istedim.
Bir dokundum, bin ah işittim.
Gelecek kaygıları,
Adalet kaygıları,
Duyulmamaları,
Ekonomik sıkıntıları,
Umutsuzlukları,
Ve geçmişten bugüne gelemeyen büyükleri.
Yani yakın zamanda bu ülkenin,
İşçisi,
Çiftçisi,
İş insanı,
Doktoru,
Hakimi,
Savcısı,
Avukatı,
Gazetecisi,
Siyasetçisi,
Bakanı,
Cumhurbaşkanı olmaya adayları günümüz gerçeklerinden bihaber olan büyükleri tarafından Ötelenmekten,
Hor görülmekten,
Dinlenmemekten, bıkmışlar, usanmışlar.
***
Gelecekle ilgili düşüncelerine gelince;
Dayıları olmayanlar, kamu kurumlarına atanabileceklerine inanmıyor,
Dayıları olmayanlar, İyi bir iş ve muhtaç olmadan yaşayabileceklerine inanmıyor,
Dayıları olmayanlar, bu ülke sınırları içerisinde düzgün bir gelecek kurabileceklerine inanmıyor.
Sordum, sordukça da yazamayacağım cevapları aldım.
Özetle söylemek gerekiyorsa sistemin, ülke insanlarını bankalarda para yatırırken bile torpil arayan bir duruma getirdiğini söyleyerek “Yorulduk artık” dediler.
Dinlediklerim sonucuna gelince “Gelecek ne getirecek bize bilmiyorum ama bu günler çok şeyler götürüyor bizden” diyorum.
Anne ve babalar başta olmak üzere yokluğunuzdan başka hiçbir şey anlatmayıp dinleme gereği bile duymadığınız bu çocuklarımızı sizler de dinlemeye ve anlamaya çalışın artık.
Dünya 2050’yi 2100’ü planlarken ne yazık ki bizim akillerimiz hala 1982 yılından yukarı çıkamadılar…
Yorum Yazın