2000’li yıllara kadar Aksaray’da gençlerin hayallerini süsleyen yurt dışında çalışma ve yerleşme hayali yeniden cazip hale geldi. Aksaray’da eğitimli veya vasıflı meslek sahibi olan gençler gözlerini yeniden Avrupa’ya dikti.
1960’lı yılların ortalarından 2000’li yılların başlarına kadar Aksaraylıların umut kapısı olan Avrupa sevdası son yıllarda yeniden gündeme geldi. İl genelinde köy, kasaba ve merkezlerde yaşayan üniversite mezunu veya meslek sahibi olan gençler bir şekilde Avrupa’ya giderek orada çalışmak ve yerleşmek için girişimlerini sürdürüyorlar.
İl genelinde gelecek planlaması konusunda konuşan gençlerin çok büyük bölümü geçmiş yıllarda olduğu gibi başta İngiltere ve Almanya olmak üzere değişik Avrupa ülkelerine yerleşmek için girişimlerinin sürdüğünü söylerken vasfı olmayan işçiler de Avrupa ülkelerinin en fazla talep ettiği iş kollar konusunda eğitim almak adına Aksaray’daki işyerlerinde çalıştıklarını ifade ediyorlar.
Son yıllarda etkili olan ekonomik krizin de etkisi ile Avrupa ülkelerinin yeniden gündeme geldiğini söyleyen gençlerin önündeki en büyük engel olan vize sorununu ise aşmak için yaptıkları girişimler de insan kaçakçılarının iştahını kabartmaya başladı.
Avrupa’ya gitmek ve oraya yerleşmek için girişimlerinin devam ettiğini söyleyen gençler; “Bizler elbette başka ülkede yaşamak istemeyiz. Ancak son yıllarda ekonomik zorluklar bizleri bu yola sürüklemeye başladı. Özellikle Avrupa’da yaşayan akrabalarımızın oranın zorluklarını anlatmalarına rağmen bizler şansımızı bu yönde denemek istiyoruz. Son yıllardaki ekonomik koşullar bizleri zorlamaya başladı. Nişanlı olan arkadaşlarımızı bu şartlarda nasıl düğün yapacaklarını bile bilmiyorlar. Şehirdeki ev kiraları asgari ücret seviyelerine ulaştı. Bir işletmeye gittiğimizde bizlere sunulan imkan ve maaşların yetersiz olduğunu söylediğimizde çalışacak çok fazla Afgan olduğu söyleniyor. Geçmiş yıllarda Avrupa’ya giden akrabalarımızın durumları ortada. Her ne kadar zor geçindiklerini söyleseler de bu bize inandırıcı gelmiyor. Hiçbir şey yapmasalar ay sonunu zor geçirseler bile senede bir ay doğru düzgün bir tatil yapma hakkına sahipler. Burada hayal edemediğimiz bazı imkanları söylemek dahi istemiyoruz. “Saatlerce çalışıyoruz, orada şartlar çok ağır” denilirken bile buradaki şartları görmezden geliyorlar. Şimdi bir çok kişi değişik yollarla Avrupa’ya gitmeye çalışıyor. Bizlerde bu yönde şansımızı deneyeceğiz” derken geçmiş yıllarda yine benzer yollarla Avrupa’da kaçak olarak çalışan vatandaşlar da gençlere “oradaki kaçak işçiliğin kölelikten farkı yok” diyerek yaptıkları uyarıda; “Bizler 1990’lı yıllarda işçilik hayali ile İngiltere’de çalıştık. O zamanki şartlara göre bir çok arkadaşımız oturum alsa da bir çoğu perişan oldu. Burada yuvaları yıkıldı, kundakta bıraktıkları çocuklarının düğünlerini bile göremeyenler oldu. Kaçak olduğumuz için Avrupa değil Afrika şartlarında saatlerce çalıştırıldık. Hayallerimiz şimdiki gençlerin hayalleri gibiydi. Bizler de Akrabalarımız gibi yaz dönemlerinde en azında bir ay gelir gezer gideriz, çocuklarımız iyi şartlarda yaşar hayalleri ile değişik ülkelerde çalıştık. Hiçbir hakkımız olmadı. Bir çok arkadaşımız şimdilerde oradaki yaşam şartlarından dolayı kazandıkları hastalıklar ile perişan. Oraya gidecek genç kardeşlerimiz ‘kaçak çalışırız’ hayali ile gençliklerini heba etmesinler. Oturumlu olarak gidebilen bir şekilde geçimini yapar ama ‘Ben bir gideyim de gerisi kolay’ diyen buraları mum ile arar” uyarısında bulundular. (Haber: E.BUDAK)
Yorum Yazın